-
Sezer KOYUN
Tarih: 14-10-2024 15:31:00
Güncelleme: 21-10-2024 08:30:00
Türkiye'deki Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelerde (KOBİ)
Örgütsel Psikoloji Yaklaşımı:
Yapısal Bir Perspektif
Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler (KOBİ'ler);
Türkiye ekonomisinde kritik bir rol oynamakta,
toplam işletme sayısının yüzde 99,8'ini temsil etmekte ve
istihdama ve GSYİH'ye önemli ölçüde katkıda bulunmaktadır.
Ancak; bu işletmelerin,
özellikle organizasyon yapıları açısından karşılaştıkları benzersiz zorluklar;
odaklanmış bir organizasyonel psikoloji yaklaşımını gerekli kılmaktadır.
Türkiye ekonomisi;
süregelen ekonomik dalgalanmalar,
yüksek enflasyon ve jeopolitik baskılarla boğuşurken;
profesyonel yönetim danışmanlarına duyulan ihtiyaç, giderek daha belirgin hale gelmiştir.
Türkiye'deki KOBİ'lerin örgütsel yapıları
Türkiye'deki KOBİ'ler,
üç ana organizasyon yapısından birini benimseme eğilimindedir:
Basit yapılar, Fonksiyonel yapılar veya Bölümsel yapılar.
Bu konfigürasyonların her biri;
liderlik dinamiklerini, çalışan davranışlarını ve
kurum içindeki genel psikolojik iklimi etkileyen, farklı özelliklere sahiptir.
Basit Yapı (Girişimci Kuruluşlar):
Bu yapı;
işletme sahibi-yöneticinin,
operasyonlar üzerinde doğrudan kontrolü elinde tuttuğu
mikro işletmelerde veya küçük işletmelerde yaygındır.
Karar alma süreci oldukça merkezidir,
hiyerarşik katmanlar azdır ve roller çok az resmileştirilmiştir.
Psikolojik etkiler:
İşletme sahibinin kişiliği,
çalışma ortamının şekillenmesinde önemli bir rol oynar.
Bu yapı;
genellikle birbirine sıkı sıkıya bağlı, gayri resmi ekiplere yol açar,
ancak; aynı zamanda delegasyon eksikliği ve
açıkça tanımlanmış sorumluluklar nedeniyle,
stres ve tükenmişliğe de neden olabilir.
Çalışanlar rollerinde belirsizlik yaşayabilir,
bu da; daha düşük iş tatmini ve motivasyona katkıda bulunabilir.
Fonksiyonel Yapı:
KOBİ'ler büyüdükçe; genellikle,
görevlerin; pazarlama, finans ve üretim gibi
uzmanlık alanlarına göre bölündüğü, işlevsel bir yapıya geçerler.
Psikolojik etkiler:
Rollerin uzmanlaşması;
çalışanların, kendi alanlarında uzmanlık geliştirmelerine olanak tanıyarak;
başarı duygusunu ve mesleki gelişimi teşvik eder.
Bununla birlikte;
silo halindeki departmanlar,
birimler arasında iletişim engellerine ve rekabete yol açabilir,
bu da; iş birliğini engelleyebilir ve kuruluş içinde sürtüşme yaratabilir.
Bölümsel Yapı:
Bu yapı;
çeşitlendirilmiş ürün hatları veya
coğrafi genişlemeleri olan orta ölçekli işletmelerde, daha yaygındır.
Farklı ürün gruplarının veya bölgelerin, her biri;
kendi yönetimine sahip ayrı bölümler halinde, gruplandırılmasını içerir.
Psikolojik etkiler:
Bu yapı;
bölümler arasında daha fazla özerklik sağlarken,
aynı zamanda; bölümler arasında örgüt kültüründe farklılıklar yaratabilir,
bu da; parçalanmış kimliklere ve çatışan hedeflere neden olabilir.
Çalışanlar, kendilerini şirketin genel vizyonundan kopuk hissedebilir ve
bu da, motivasyonlarını ve bağlılıklarını etkileyebilir.
Türkiye'deki ekonomik sorunların KOBİ'ler üzerindeki etkisi
Türkiye'nin ekonomik ortamı;
yüksek enflasyon, para birimindeki değer kaybı ve
jeopolitik istikrarsızlık gibi süregelen sorunlarla damgalanmıştır.
Bu zorluklar KOBİ'ler üzerinde büyük bir baskı oluşturmuş ve
sadece finansal sürdürülebilirliklerini değil;
aynı zamanda, işgüçlerinin psikolojik refahını da etkilemiştir.
Finansal stres:
Enflasyonist baskılar ve Türk Lirası'ndaki dalgalanma;
hammadde maliyetlerinin artmasına,
borçlanma maliyetlerinin yükselmesine ve
tüketicilerin satın alma gücünün azalmasına neden olmuştur.
Bu durum, birçok KOBİ'de finansal istikrarsızlığa yol açarak;
işten çıkarmalara, maaş kesintilerine ve
aşırı yük altında çalışan personele neden olmuştur.
Psikolojik etkiler:
Finansal stres altında çalışanlar, genellikle;
endişe, moral bozukluğu ve iş güvensizliği hissi yaşarlar.
Güçlü liderlik ve iletişimin yokluğunda;
işgücünün motivasyonu düşebilir, üretkenlik ve örgütsel bağlılık olumsuz etkilenebilir.
Liderlik zorlukları:
Ekonomik belirsizlik,
KOBİ'lerdeki liderlik becerilerindeki eksikliklerin altını çizmiştir.
Türkiye'deki birçok KOBİ sahibi ve yöneticisi,
kriz yönetimi konusunda resmi eğitimden yoksundur ve
bu da; reaktif ve kısa vadeli karar alma süreçlerine yol açmaktadır.
Psikolojik etkiler:
Krizler sırasında, zayıf liderlik;
çalışanların stresini artırabilir ve yönetime olan güveni azaltabilir.
Net bir yönlendirme eksikliği ve tutarsız iletişim belirsizliği besleyerek,
çalışanların memnuniyetsizliğine ve
işten ayrılmalarına, daha fazla katkıda bulunur.
Profesyonel yönetim danışmanlarına duyulan ihtiyaç
Organizasyon yapısı, ekonomik baskılar ve
psikolojik dinamikler arasındaki karmaşık etkileşim göz önüne alındığında;
Türkiye'nin KOBİ sektöründe profesyonel yönetim danışmanlarına duyulan ihtiyaç,
her zamankinden daha önemlidir.
Bu danışmanlar, aşağıdaki alanlarda değerli uzmanlıklar sunabilirler:
Çeviklik için yeniden yapılanma:
Yönetim danışmanları;
KOBİ'lerin, ekonomik zorluklar karşısında daha çevik ve dirençli olabilmeleri için
organizasyon yapılarını yeniden tasarlamalarına yardımcı olabilir.
Örneğin;
katı işlevsel yapılardan daha esnek, matris tabanlı modellere geçiş,
işlevler arası iş birliğini ve inovasyonu artırarak;
şirkete, pazardaki değişikliklere hızlı bir şekilde uyum sağlama yeteneği kazandırabilir.
Liderlik gelişimi:
Profesyonel danışmanlar;
KOBİ yöneticilerini çalkantılı zamanlarda yollarını bulabilmeleri için
gerekli becerilerle donatmak üzere; liderlik eğitim programları sunabilirler.
Etkili liderlik; sadece stratejik düşünmeyi değil,
aynı zamanda; kriz zamanlarında çalışanların refahını yönetmek için
duygusal zekayı da içerir.
Danışmanlar;
açık iletişimi teşvik eden,
işyerindeki korku ve belirsizliği azaltan
psikolojik güvenlik uygulamalarını tanıtabilir.
Çalışan bağlılığını ve motivasyonunu artırmak:
Ekonomik gerileme dönemlerinde,
çalışanların motivasyonu ve bağlılığı genellikle azalır.
Danışmanlar;
çalışanlara özel gelişim programları geliştirebilir ve
takdir programları, ekip kurma faaliyetleri ve
aidiyet ve amaç duygusunu teşvik eden
sağlıklı yaşam girişimleri de dahil olmak üzere;
morali artırmak için psikolojik müdahaleler uygulayabilir.
Kurum kültürünün iyileştirilmesi:
Psikolojik zorlukları ele almanın önemli bir parçası;
şirketin hedefleriyle uyumlu,
olumlu bir kurum kültürünü teşvik etmektir.
Yönetim danışmanları;
farklı bölümler veya departmanlar arasında köprü kuran,
şirket içi çatışmaları azaltan ve
ortak hedefleri teşvik eden uyumlu kültürler oluşturmak için
KOBİ'lerle birlikte çalışabilir.
Türkiye'deki KOBİ'lerin örgütsel yapıları,
bu işletmelerdeki psikolojik dinamiklerin şekillenmesinde
çok önemli bir rol oynamaktadır.
Türkiye ekonomisi süregelen belirsizliklerle karşı karşıya olduğundan,
çalışanların psikolojik refahı;
üretkenliğin ve iş başarısının sürdürülmesinde, kritik bir faktör haline gelmektedir.
Profesyonel yönetim danışmanları;
organizasyonel yapılarını optimize ederek,
güçlü liderlik geliştirerek ve
çalışan bağlılığını ve dayanıklılığını artıran stratejiler uygulayarak;
KOBİ'lere, paha biçilmez bir destek sunmaktadır.
Bu psikolojik ve yapısal zorlukları ele alarak;
Türk KOBİ'leri ekonomik türbülansı daha iyi yönetebilir ve
ülkenin ekonomik büyümesine katkıda bulunmaya, devam edebilir.
- 50 yıl sonra sıkıyönetim: Nereden nereye
- Türkiye’de emeklilik: Hayatta kalmanın sanatı
- Türk KOBİ’leri ve küresel finansa erişim
- Küresel piyasa tahminleri
- Trump ve Harris: Kazanan Türkiye olsun
- KOBİ'lerin altında patlayan bomba
- 101. yılda çözüm önerileri
- Uluslararası yatırım fırsatları ve riskler
- Yoksullaştıran ekonomik büyüme